Senin Sesin


En güzel şarkıların eksik sesinden kırılır üzengi.
Bilirim, şarkıların eksik sesi senindir.
Soğuk sağaltır kırıkların ağrısını,
Kulağıma ayaz dolar, işitmem,
Şarkılar serin rüzgârların esidir.

Gemiler avutur sular koynunda;
Kıyılara çağıran şarkıları gösterir.
Şimdi ben kanıp da şu gemiye bindiysem,
Sevmediğim bir şehrin soluğu lazımdır.
Bir kerecik sevdiysem poyrazını,
Sen varsındır.

Dostum benim sen şehir, eksik sesin ve poyraz,
Kulağa dolar ayaz, yanan gözlerin fener…
Yaz ellerini seveyim, şarkının kalemleri en çok sana yakışır.
Dostum benim, en güzel, en eksik, do sesim…
Şarkılar sana, dinle şarkılar sana,
Söyle, çağır, çağrıl kıyılara ama kırılma.

Her şeyin sustuğu yer hep benimdir.

Siyah sorgunlar benim en uzun anılarım, unutma.
Şarkılar sustuğunda beni hatırla.

Ne söylenir, çok susulur gözlerin üstüne.
Bakamadım ki…

Senin en sessiz kıyın benim evimdir.

Yorumlar

Unknown dedi ki…
Bu satırlar senin mi? Çok güzel... Şiirden pek anlamam ve hatta bazen yapay ya da yapmacık bile bulurum çoğu şiiri...
Ama bu satırlar, başka, bambaşka bir tat bıraktı... Ve alıp/çalıp kullanma isteği...
İmgeler, hiç de zorlama değil ve insanı, insan aklını gerçekten zorluyor...
Not: Bu arada, çalan müziği mp3 olarak dinlemek, sayfanda dinlemekle aynı tadı vermiyormuş... Şimdi bu satırları yazarken senin sayfanda çalıyor ya, yeniden o ilk dinlediğim tadı aldım ve kesinlikle, ayrıca dinlemekten farklı... Hani bazı film müziklerini albüm olarak dinleyince, aynı tadı alamazsın ya, onun gibi...
Elif Gizem dedi ki…
Her şeyin sustuğu yer hep benimdir...
Sen hep yaz olur mu?