Özlediklerini ararsa daha çok özler diye kaçan
hayırsızlara karıştım ben. Buralardan gitmelere durdum ben. Paranı sehpanın
üstündeki gazetenin altına koyarsın. Hırsız çekmecelere bakar. Yemin billâh
etsen paspasın altında anahtar aramaz. Doğru konuştum inanmadı, kaldım ben. Yine
de bulamadı parayı. Ben Bayburt’a şiir gönderiyorum sayın hırsız. Baktın olmuyor, hüma kuşu vururuz istersen.
“Ben
yalan arayan zekânın gözlere verdiği ağır hareketi bilirim. Çok az
yanılmışımdır. Bakış evvelâ sağa ve sola doğru kayar. Arama başlamıştır. Sonra
gözbebeği yukarıya doğru bir kavis çizip aksi istikamete iner. Sonra da tam
karşı tarafa bakar. Donuktur. Bulamamıştır. İki üç defa kırpılır. Korku
çırpınışı. Yalan aradığının sezilmesi ve aranan yalanın bulunmaması korkusu. Nihayet
bütün yüzde, gergin çizgileri gevşeten bir kurtuluş hareketi… Yalan bulunmuştur.
Gizlenen sevinç, dudakların ucunda belli belirsiz bir gülümseyiştir.”
(Peyami Safa / Yalnızız)
(Güneşin Oğlu
(2008) Onur Ünlü – Haluk Bilginer as Alper Canan)
Konuşma / Ülkü Tamer
Aman, kendini asmış yüz
kiloluk bir zenci,
Üstelik gece inmiş, ses gelmiyor kümesten;
Ben olsam utanırım, bu ne biçim öğrenci?
Hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten.
İyi nişan alırdı kendini asan zenci,
Bira içmez ağlardı, babası değirmenci,
Sizden iyi olmasın, boşanmada birinci...
Çok canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen.
Üstelik gece inmiş, ses gelmiyor kümesten;
Ben olsam utanırım, bu ne biçim öğrenci?
Hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten.
İyi nişan alırdı kendini asan zenci,
Bira içmez ağlardı, babası değirmenci,
Sizden iyi olmasın, boşanmada birinci...
Çok canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen.
Yorumlar
Peyami Safa, ah... Biz İnsanlar gelmez mi akla?
"Lütfen beni yalnız bırakmayın." derken kimin içindedir ki yazar?
ve senin eklemelerin, çoğaltmaların, bizi onlarla buluşturmaların her zamanki gibi.