Gerçekten de bir şey yok sana gösterdiğim yerde.*

DADA hiçbir anlama gelmez. 
Onu beyhude bulurlarsa ve hiçbir anlama gelmeyen bir sözcük için zaman harcamak istemezlerse... 
Tristan Tzara**

İstemediler, günlük.

Geceyi “Konnichiwa”***lara anlamlar yükleyerek geçirdim; yetmedi bugünlük.

Birkaç zaman önce blogu dördüncü yaşını doldurduğu gün kapatacağımı bildirmiştim. Blogum dört yıllık sosyal medya lisansı öğrenimi diplomamı tarafıma gönderdi. İş görüşmelerinde transkript sorduklarından blogumu yırtıp atamadım. Oysa, sınavda boş kâğıt vermeyin ikazları üzerine sınav kâğıdımı origami kayığı şeklinde teslim ettiğim olmuştu. Boş kâğıt anlamına bile gelemeyen bir kayık için zaman harcamak istemediler günlük. Diplomalar, transkriptler ve sertifikalar; Amerikan servisler ve kırk yama battaniyeler kadar olamadılar.

Her şeyin miladını doldurduğu bir gün vardır. "Öğrenecek bir şeyin kalmadıysa gitmelisin oradan," konseptli bencil mottoyu benimsemeye çalışmamın üstünden çok geçmemişti ki bir yenisiyle yüzleştim. "Öğretecek bir şeyin kalmadıysa gitmelisin oradan…" Ego üstündeki en tesirli toksik hangisinden gelir diye emin olamadım. Ondan kelli, çocukluğumdan belli, karşıdan karşıya geçmeye çalışırken bana doğru hızla gelen bir kamyon görürsem yolun ortasında kazık gibi dururum. Bu bilmezliğin masumiyetinin beni korumasından mütevellit hâlâ ölmemiş olmalıyım. Bkz. Konsept, Motto, Toksik, Kelli, Mütevellit…

Artık dizi oyuncularının sabah programlarına çıkmasına izin vermeyen yapımcıları gibi adamlar var hayatımda, dünlük. Kendi yazdıklarımı kendi bloguma koymam için sormam, beklemem daha çok amaçsızca, geçip gitmiş! Yani neymiş? Ha olmuş ha olmamış, olmuş gibi donup durmuş sonsuz boşluk en iyisi bence,**** kabilinden beklemem, beklemem gerekiyor.

O yüzden Antonio gittiğinden beri hiçbir şey yok sana gösterdiğim yerde.

O yüzden, bu günlerde defalarca, "gezginler"***** için yapılmış bu şarkıyı dinliyorum.




*Yannis Ritsos
**Dada Manifestosu/1918
***Merhaba (Japonca)
****Faust
*****Les Voyageurs

Yorumlar